Zamanı yakala

                      Zamanı yakalamak için,
                                                  Koş koş durma...


         Zaman o kadar hızlı akıyor ki ben kendimi bazen onun arkasından izlerken buluyorum. Gerçi ben bu durmalara nefes alma ,hissetme adını verdim. Eğlenceli ve çok keyifli oluyor, kendini ve hayatını gözden geçirebiliyor yapacaklarını hatırlıyor sonra tekrar koşuşturma çarkına bırakıyorum kendini...
        Zaman bu kadar hızlı geçince sevdiklerimizde hızla büyüyor kocaman oluyor , koca koca laflar ediyor hatta bazen bize  akıl vermeye başladıklarını görünce hem seviniyor hem de telaşa kapılıyorsun. Aman Allah’ım daha fazla zaman daha fazla oyun oynamalıyız...
       Oyun ne güzel bir eylem anlatman gereken bir şey mi var. Uzun uzun anlatsan,  şöyleyken böyle desen , dinlemez ben dinlemiyorum kendimden biliyorum. Hemen bir oyun kur bir hikaye uydur anlatmak istediğin ile ilgili  bir bakmışsın çocukla göz göze gelmişsin anladım anne bakışıyla...
Bir toplum ,çocuklarına duyduğu saygı kadar uygardır...
Oyun. Hayatın ana damarlarından biri.
      Oyun ve kahkaha atmak bağışıklık sistemini güçlendirir, stresin olumsuz etkilerini siler. Yetişkinlerde kahkahanın kanser gibi ciddi hastalıkları,  ilaçlarının yanına eklendiğinde yenmek için kullanıldığını gösteren araştırmalar bulunuyor. Kocaman bir kahkaha at unutma gülmek bulaşıcı, hadi durma  bulaştır...
       Oyun stresten hemen kurtulmayı sağlar. Çocuğunuzun daha mutlu ve sağlıklı olmasını sağlamanın bu kadar eğlenceli olabileceğini hiç düşünmüş müydünüz?
        Eğlenmek çocuğun doğuştan sahip olduğu sağlık , mutluluğu canlı tutar.

       OYUN...

Duyguları harekete geçirir
Hareket yeteneğini geliştirir
Zihin gelişimini hızlandırır
Dili daha etkili kullanır
Arkadaş edinme becerisi gelişir
Bağışıklık sistemi güçlenir
Özgüveni artar


Sizin içinde önemli...
Kendine gelmek, geç kalmamak ve  çocuğunuzu daha iyi tanımak için.

Ben sizin için çalışıyorum, para kazanıyorum
Çok çalışıyorum
Zamanım yok
Çok yorgunum
İnsanlar tüm enerjimi alıyor bu sözler sizede tanıdık geldi mi?
Çocuklarınız büyüdüğü zaman son pişmanlık fayda vermeyebilir ,çok sevdiğiniz, gözünüzden sakındığımız için,

Çünkü. Gökyüzü gibi çocukluk nereye gitsen oraya gider.



      ERGEN OĞLUMA

Sürekli meşguldüm o kadar sene,
Seninle doyasıya oynayamadım.
Sen beni çağırdın gel oyna diye,
Ben bir türlü zaman ayıramadım.

Giydirdim, doyurdum, seni kolladım,
Sadece bunları yeterli sandım,
Bana oyuncağını getirdiğinde,
Ben seni çoğu kez başımdan savdım.

Yatağa yatırır seni okşardım,
Sen uyur uyumaz hemen kaçardım.
Şimdi o günleri çok özlüyorum,
Keşke bir dakika fazla kalsaydım.,

Hayat ne kadar kısa, yıllar ne çabuk.
Ne zaman büyüdü bu küçük çocuk,
Ona dokunmak için uzandığımda,
Ellerim boş kalır, yüreğim buruk.

Artık ne resimler, ne oyunlar,
Ne "iyi geceler" ne sarılmalar,
Hepsi çok geride, ulaşmak zor,
Yaşanmadı sanki o güzel yıllar.

Artık hiç işim yok, yapayalnızım.
Günler çok uzun, üstelik bomboş
 Keşke isteklerini bir bir yapsaydım
Küçük arzuların şimdi çok şirin, çok hoş.
                                      Alice chase

Seni nerelere götürdü bu  şiir bilemem,ama  keşke dememek için durma, bekleme, harekete geç...

HEPİMİZİN İÇİNDE GÜZEL SÖZ VE GÜLÜMSEME BEKLEYEN BİR ÇOCUK VAR.

Siber zorbalık

     

                  Siber Zorbalık nedir? 
Sizin veya çocuğunuzun başına gelmiş olabilir...                                                                       

Teknolojinin gelişmesi ile evimize ve hatta cebimizim  içine kadar giren internet sayesinde hayatımız hem kolaylaştı hem zorlaştı diyebiliriz. Hayatımıza giren internet faydalı olduğu kadar zararlıda olabiliyor pek çok kişi siber zorbalığa maruz kalabiliyor.

Peki Siber zorbalık ne anlama geliyor?

Siber zorbalık, bilgi ve iletişim teknolojilerini kullanarak  bir birey ya da gruba yapılan teknik ya da ilişkisel tarzda zarar verme davranışlarıdır. İki çeşit siber zorbalık bulunmaktadır. Birincisi daha çok teknik yönünü içeren elektronik zorbalık , diğeri ise psikolojik yönünü içeren elektronik iletişim          zorbalığıdır.

Elektronik zorbalık kişilerin şifrelerini ele geçirmek ,web sitelerini heklemek ,spam içeren mailler göndermek ya da bulaşıcı e-postalar göndermek gibi teknik olayları içerir. Elektronik zorbalık , bireysel yapılabileceği gibi birçok kişiler tarafından organize bir şekilde aynı anda da yapılabilir. 

Saldıranların hedefi sistemi kullanılmaz hale getirmek. Bu tarz saldırılar kişisel web sitelerine olduğu gibi büyük kurum veya devlete ait yazılım ya da sitelere yapılmakta. Bu saldırılar yazılımlara direkt etkide bulunurken kişilerin duygularına da  etki etmektedir.

Elektronik ortamda bir birey veya grubun, diğerlerine yönelik kasıtlı biçimde gerçekleştirdiği aşağılama, iftira, dedikodu, taciz, tehdit, utandırma ve dışlama gibi rahatsızlık verici eylemleri ifade eden “siber zorbalık” kavramı her gün binlerce çocuk ve gencin fiziksel ve psikolojik zarar görmesine sebep oluyor.

Siber zorbalık konusunda çocukların , gençlerin ,ailelerin ve öğretmenlerin farkında  olması ve  mücadele için birlikte çalışmaları çok önemli.

Siber zorbalık araçları nelerdir?

• Telefon

• Anlık mesajlaşma uygulamaları (MSN vb.)

• E-posta

• Sosyal ağ siteleri

• Bloglar

• Forumlar

• Web siteleri

Siber zorbalık hangi şekillerde karşımıza çıkar?

• Mobil cihazlar aracılığı ile bireylerin görüntülerini izinsizce çekip paylaşmak,

• Sosyal ağlar ya da sohbet odaları gibi çevrimiçi ortamlarda bireyleri aşağılayıcı, alay edici, tehditkâr, cinsel taciz veya şiddet içeren mesajlar göndermek,

• Birinin kişisel bilgilerini rızası ve haberi olmadan sosyal medya aracılığıyla paylaşmak,

• Sosyal ağlarda birisi hakkında dedikodu yaymak,

• Bir kişiye ilişkin karalayıcı, aşağılayıcı web sayfaları hazırlamak,

• Başkası adına sahte hesap açıp, onun kimliğine bürünmek,

• Bir kişinin çevrimiçi ortamdaki tüm hesaplarını ısrarlı biçimde takibe almak,

• Ortak tanıdıkları etkileyerek hedef olarak seçilen bireyi arkadaş listelerinden silmelerini  yani sosyal olarak dışlamalarını sağlamak…

Ebeveynler Siber Zorbalığı Önlemek için neler yapabilir?

• Çocuklarla siber zorbalık konusunda konuşmalı, onları yargılamadan dinlemeli ve başkalarına saygı konusunda çocuklara rol model olmalı

• Siber zorbalığa karşı okulla işbirliği yapmalı

• Çocukları siber zorbalığa maruz kaldığında  yok saymak yerine , çocuklara siber ataklar ile nasıl mücadele edebileceklerini öğretmeli

• Çocukların siber zorbalık vakalarını yetişkinlere, yasal kişi ve kurumlara bildirmeleri konusunda teşvik etmeli

Siber zorbalık ile mücadelede özellikle eğitimcilere ,ailelere , gençlere ,özel sektöre,  ilgili kamu ve kuruluşlara çok önemli görevler düşüyor.

Okullarda öğrencilere ve ailelere İnternetin bilinçli ,güvenli ve etkin kullanımı konusunda eğitim ve seminerler verilmeli.

 

Dinlemeyi unutmayın!

“Sevdiklerinize gül verin gülünüz yoksa gülü verin”...Mevlana